Dünyada görmesi gereken değeri, saygıyı ve sevgiyi göremeyen bir insan türünü inceleyeceğiz. “KADIN” Feminist değilim,erkeklere düşman değilim,kadın hakları savunucusu değilim hatta o değeri göremeyen kadınlardan biri bile değilim. Peki neden böyle bir konuyu ele alıyorum? Çünkü belkide o kadın topluluğuna girmeye aday biriyim. Kadına değer, gericilik başlığı altında değerlendirilen İslam ahlakının ilk 10 maddesinden biridir .Şuan ileri görüşlü birçok beyefendinin evindeki hanımı gözyaşları içinde. Belkide ağzı yüzü dağınık. Ben bu yazıyı yazınca ya da o beyler bu yazıyı okuyunca Dünyadaki bu felaket bitmeyecek farkındayım. Elimi yormalı mıyım? Evet yormalıyım. Bu konuyu ele alan bir sürü kitap, bir sürü film, bir sürü dizi var. Ama ben konuya farklı bir pencereden bakmak istiyorum, biraz daha GERİCİ penceresinden . İslam’ın tesettür emrine ithafen kadınları eziyor ,kadınlara asla değer vermiyor cümlelerini çok okuduk, duyduk, duymaya da devam ediyoruz. Bunu yazan ya da okuyan şahısların amacının kadınlar olmadığını çok iyi biliyoruz.
O zaman gelin İSLAM’IN GÖZÜNDEN KADIN’A bakalım…
İslam tarihinin zeminlerine inecek olursak ilk Müslüman olma şerefini bir kadına yaşatan Mevla değersizleştirir mi? Hiç ona eziyet etmek ister mi? Evet tesettür ayeti kadınlara inmiştir. Ama kadınlara eziyet değil, rahmet olsun diye . Konuya günümüzden örnek vermek gerekirse kuyumcu haricinde kimse altınlarını mücevherlerini evinin camına veyahut balkonuna asmıyor. Hırsız görüp çalmasın diye .Peki kuyumcu neden vitrine altınlarını diziyor? Başkaları görüp alsın diye. Mevla kadınlara verdiği değerden ötürü onları ağyarın gözünden muhafaza etmek istiyor. Bir nevi altınlarını saklıyor. Bu durumda kendisini cama astırmak isteyen kadınlar otomatikman neyi istiyor? Özgürlük başlığı altında kadını ayaklar altına alan bu zihniyete boyun eğenler değil altın, bakır bile olamaz… İslam gelmeden önce bir evde kız çocuğu doğunca insanlar taziyeye gidermiş. Ev cenaze evine dönermiş. Doğan kız çocukları diri diri toprağa gömülürmüş. Oysaki Mevla “Eğer bir evin ilk çocuğu kız olursa o evin bereketi eksik olmaz.” Diyor. Adamlar eşlerini pazarlar, mal gibi satarlarmış. Oysaki Mevla Kadını erkeğin topuğundan yaratmadı ,ezilmesin diye. Başından yaratmadı, yükselmesin diye. Kaburgasından yarattı , yakın olsun diye. Koltuğundan yarattı, korunsun diye. Kalbine yakın yarattı, sevilsin diye. Ve hiçbir erkeği eşi razı gelmeden cennetine almadı. Çünkü KADIN eşinin hizmetçisi değil, cennet anahtarıdır. Çünkü KADIN eşinin kölesi değil, cehennem kalkanıdır…
Şimdi isterseniz şu gerici gözlüklerini çıkartalım ve özgürlükçü olalım. Sizi bilemem ama ben sırf tesettürlü diye okula gidemeyen, girdiği ortamlarda 2. Sınıf insan muamelesi gören çok kişiyle tanıştım. Herhalde kadına verilen değerden dolayı birçok kadının yaşantısına burun sokuldu. Veya özgürlükçülük(!) nedeniyle birçok kadın eğitimini yarım bıraktı. Özgürlük, başkalarının çizdiği sınırlarda değil, insanın kendi fikriyle ve kararıyla yaşamasıdır. Bu durumda kadınlara dayatılan bu durum özgürlükten de, özgürlükçülükten de epey bir uzak. Konumuza dönecek olursak evet İslam kadına değer vermiştir. Onu ayaklar altına sermekten ziyade ayağının altına cennetleri sermiştir…
İslam’ın hakkettiği bir KADIN olabilme duasıyla…
Lütfiye Kaçar
ltfykcr00@gmail.com
Islamın verdigi değeri bulabilen kadin olmak dileği ile…
Amin inşallah…..
Tarihteki yönetici kadınların icraatleriyle islamda kadınların nasil yönetici olduğundan, neler başladıklarından, tarihi bir cok olayin arkasindan kadinlarin desteğinin olduğundan soz edebilirsiniz. Bu konuda da yazi bekleriz
Tavsiyenizi kesinlikle değerlendiricem. Teşekkür ederim