Cumartesi , Eylül 7 2024
Breaking News
Home / Makale/ Deneme / Artvin’li Çiçek Nene

Artvin’li Çiçek Nene

1. Dünya Savaşında, Rus’lar, Ardahan’I işgal edince; Şavşat halkı, köylerden toplanan gönüllüler ile Milis kuvvetlerini oluşturuyor. Bu sırada Batum’da okuyan Çiçek Nene’nin oğlu Molla Şevki’de okulunu bırakıp, Vatan Savunması için köyüne dönmüştür. Şavşatlıların oluşturduğu Milis Kuvvetlerinin bir bölümü, Sabit Bey komutasında Sahara Dağı geçidine; diğer bir bölümü de, Hanlı Köyü üstündeki İsli Mağara geçidine gönderiliyor.


Çiçek Nene’nin Oğullarından Şevki, Ardanuç – Anç’a ( Anaçlı ),Şükrü, İsli Mağara Geçidine, Eşi Şaban ile diğer oğlu Rüştü, Sahara Geçidi gönüllülerine katılıyorlar.
Sahara Savunmasına katılan gönüllüler için; Yavuz Köyünde, Çiçek Nene’nin evine, çuvallarla un, erzak ve mühimmat yığılıyor. Çiçek Nene, mahalle kadınlarını da toplayarak, gece, gündüz; çarpışmakta olan Milis Kuvvetleri için, ekmek, yemek pişiriyorlar. Ardahan’ın düşmesinden sonra, ( Sarıkamış Harekâtına bağlı, ) Şavşat’a doğru ilerleyen Rus güçleri Milis Kuvvetlerimiz tarafından Sahara Geçidinde durduruluyor.
İsli Mağara Geçidinden, Sahara güçlerine katılmak için dönen Çiçek Nene’nin oğlu Şükrü; yollarının üzerinde bulunan evine uğruyor. Eve gelince, Anasına diyor ki “ Arkadaşlarla Hanlı’dan döndük. Sahara Geçidi’ne gidiyoruz. Ben de, yemek yiyeyim size yetişirim, dedim.’’ Bunu duyan Çiçek Nene, oğluna kızarak; Oğul durmanın, dinlenmenin zamanı değil. Çabuk ekmeğini eline al, yolda yersin. Baban, kardeşlerin çok zor durumdaymış. Düşman, Milleti kırıp geçiriyormuş. Çabuk imdatlarına yetişin.’’ Deyip oğlunu dinlendirmeden cepheye koşturuyor.


Sahara’nın olumsuz şartları sonrası, Milis Kuvvetlerimiz, geri çekilmek zorunda kalıyor. Sahara’yı aşan Rus Güçleri, Karaköy ’e iniyorlar. Rus’lar, Karaköy’lü Kahraman Bilal Gazi’yi teslim almak için Köy Halkı’na işkence yapıyorlar. Ancak, Karaköylüler, Bilal Gazi’yi; Rus’lara teslim etmiyorlar.
Düşmanın Karaköy’e indiğini öğrenen Çiçek Nene, Eşi Şaban Ağa’ya diyor ki, “ Bey, namusumuz, şerefimiz ve de Vatanımız elden gidecek. Düşmana teslim olmaktansa, şehit oluruz. Koş köyün ileri gelenlerini topla; düşman Karaköy’de iken boş durmayalım. Düşmanın köye inmesine izin vermeyelim. Buna bir çare bulalım. Yavuz Köylüler, Balcıların Mahallede Hasan Balcı’nın evinde toplanıyorlar. Şu kararları alıyorlar. Laşet Köprüsü’nün Yavuz Köy tarafındaki karla kaplı kısmına; ayı ve kurt kapanları tuzaklanması ve üst tarafındaki ormanlık ve kayalık alanlarda siperler oluşturulmasına karar veriliyor. Milis Kuvvetlerinin ekmek ve yemek ihtiyaçlarını; Çiçek Nene, bazen mahalledeki kadınlarla bazen de tek başına, sırtında ekmek sepeti, elinde silah olarak taşıdığı dirgeni ile ıssız ormanlardan geçerek korkusuzca gönüllülere ekmek ve yemek taşıyor.
Karaköy’den hareket eden Rus Güçleri, Laşet Köprüsünde bizim Milis Güçlerimiz tarafından karşılanıyor. Çiçek Nene’de, mahalleden topladığı kadınlarla; çarpışmaların olduğu bölgenin üst kısmındaki Saçile Yamaçları’nın kayalık ve uçurum olan tepeye geliyorlar. Aşağıya baktıklarında; düşman köprüyü geçmiş, Yavuz Köy’e doğru ilerliyor Çiçek Nene, yanındaki kadın arkadaşlarına diyor ki “ Bacılar, kardeşler, böyle durup bakmakla olmaz. Bizde hiç olmazsa bir kaç düşmana zarar verirsek o da kardır.’’ Bulundukları yerden geçen köyün sulama kanalını besleyen kayaları düşman üstüne yuvarlıyorlar. Dökülen kayalardan korunmak isteyen Rus Güçlerinin bir bölümü, geriye, bir bölümü ileriye kaçıyor.
Rus Güçlerinin başında bulunan Kamandar, daha önceden yola tuzaklanan ayı, kurt kapanına yakalanıyor. Rus Kamandar esir alınıyor. Rus Güçleri panikleyip kaçmaya başlıyorlar. Bu arada, düşman kaçarken, Karaköy ormanlarını ateşe vererek son çirkinliklerini de gösteriyorlar.
Başta Çiçek Nene olmak üzere Yavuz Köy halkı, bu galibiyetin haklı gururu içinde; köylerine dönüp büyük coşku ve sevinç içinde Kurtuluş Bayramı yapıyorlar.


Halit Paşa ve arkadaşları, Ardahan’dan Artvin’e geçerken, Yavuz Köy’de dinlenmek için mola veriyorlar. Bu dinlenme sırasında, onları karşılayan Yavuz Köylüler; Rus Güçlerinin geri püskürtülmesinde ve Sahara Savaşlarında, büyük hizmetleri olan Çiçek Nene’nin önderliğinden ve hizmetlerinden bahsediyorlar. Bunun üzerine Halit Paşa, Çiçek Nene’nin evine gidip elini öpüyor ve diyor ki; “Anavatan’ı düşmanlardan temizleyip, Ankara’ya gidebilirsem seni maaşa bağlatacağım.’’
ARADAN YILLAR GEÇİYOR. DÜŞMANLAR, YURTTAN KOVULUYOR.


Bir Cuma günü, Artvin’den gelen görevliler, Köy Muhtarını da alarak Çiçek Nene’nin evine geliyorlar. Çiçek Nene’yi maaşa bağlamak için bir resmini istiyorlar. Çiçek Nene, görevlilere diyor ki; “Oğul biz namusumuzu ve de Vatanımızı para için savunmadık. Bizim durumumuz da Allah’a şükür başkalarına göre iyidir. Siz o parayı, ihtiyacı olan nice yetim ve şehit çocukları var, onlara verin.’’ Deyip bir kahramanlık örneği daha gösteriyor.
Kahramanlığına hayran olduğumuz Çiçek Nene, 10.12.1947 tarihinde rahmetli oluyor. Mezarı, Yavuz Köy ’de Eriştiler Mahallesi mezarlığındadır…
*
7 Mart Artvin’in 101. kurtuluş yıldönümü kutlu olsun.

About Salih

Check Also

Turşu

Saatlerce konuşabilirim, her konudan söz edebilirim. Ama ne düzenli bir defterim var ne de düzenli …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir